NESAİ SÜNEN-İ KÜBRA

Bablar    Konular    Numaralar

KİTABU’L-KÜSUFİ’Ş-ŞEMSİ VE’L-KAMER

<< 738 >>

القعود على المنبر بعد صلاة الكسوف

24- Küsuf Namazından Sonra Minberde Oturmak

 

أخبرنا محمد بن سلمة عن بن وهب عن عمرو بن الحارث عن يحيى بن سعيد ان عمرة حدثته ان عائشة قالت ان النبي صلى الله عليه وسلم خرج مخرجا فخسفت الشمس فخرجنا إلى الحجرة فاجتمع إلينا نساء وأقبل إلينا رسول الله صلى الله عليه وسلم وذلك ضحوة فقام قياما طويلا ثم ركع ركوعا طويلا ثم رفع رأسه فقام دون القيام الأول ثم ركع دون ركوعه ثم سجد ثم قام الثانية فصنع مثل ذلك الا ان ركوعه وقيامه دون الركعة الأولى ثم سجد وتجلت الشمس فلما انصرف قعد على المنبر فقال فيما يقول ان الناس يفتنون في قبورهم كفتنة الدجال مختصر

 

[-: 1899 :-] Hz. Aişe anlatıyor: Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) dışarı çıktıktan sonra güneş tutulmuştu. Biz de odaya çıktık. Kadınlar bizde toplandılar. Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) kuşluk vakti bize doğru geldi. Uzun süre kıyam yaptıktan sonra yine uzunca bir rüku yaptı. Sonra başını rükudan kaldırdı ve önceki kıyamdan daha kısa olarak yine kıyamda durdu. Sonra tekrar rükuya vardı ki bu, öncekinden daha kısa idi. Sonra secdeye vardı. Sonra ikinci rekata kalktı, birinci re katta yaptıklarının aynısını yaptı. Fakat, ikinci re katın kıyam ve rükuları birinci rekattan daha kısa idi. Sonra güneşin açılmaya başladığı bir sırada secdeye vardı. Namaz bitince minbere çıktı ve söyledikleri arasında şunlar da vardı: "İnsanlar Deccal fitnesi gibi kabirlerinde de imtihana çekilirler. "

 

Hz. Aişe der ki: IIBu olaydan sonra Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem)'in kabir azabından Allah'a sığındığını duyardık (yani tam metin değildir)."

Hadis muhtasardır.

 

Hadis 1873 de geçti.  - Mücteba: 3/133, 151 ; Tuhfe: 17936.

 

 

كيف الخطبة في الكسوف

25- Küsuf Namazmda Hutbe Nasıl Olur?

 

أخبرنا إسحاق بن إبراهيم قال نا عبدة قال ثنا هشام بن عروة عن أبيه عن عائشة قالت خسفت الشمس على عهد رسول الله صلى الله عليه وسلم فقام فصلى فأطال القيام جدا ثم ركع فأطال الركوع جدا ثم رفع فأطال القيام جدا وهو دون القيام الأول ثم ركع فأطال الركوع وهو دون الركوع الأول ثم سجد ثم رفع رأسه فأطال القيام وهو دون القيام الأول ثم ركع فأطال الركوع وهو دون الركوع الأول ثم رفع فأطال القيام وهو دون القيام الأول ثم ركع فأطال الركوع وهو دون الركوع الأول ثم سجد ففرغ من صلاته وقد جلي عن الشمس فخطب الناس فحمد الله وأثنى عليه ثم قال إن الشمس والقمر لا ينكسفان لموت أحد ولا لحياته فإذا رأيتم ذلك فصلوا وتصدقوا واذكروا الله وقال يا أمة محمد انه ليس أحد أغير من الله أن يزني عبده أو أمته يا أمة محمد لو تعلمون ما أعلم لضحكتم قليلا ولبكيتم كثيرا

 

[-: 1900 :-] Hz. Aişe anlatıyor: Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) zamanında güneş tutulmuştu. Bunun üzerine Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) namaza başladı. Namazında kıyamı oldukça uzattı, rükuyu da epey uzattı, sonra doğruldu ve yine kıyamı epey uzattı. Bu ikincisi birinciden daha kısa idi. Sonra rükuya vardı, rükusunu da biraz uzattı. Bu ikincisi, birinciden biraz daha kısa idi. Sonra secdeve vardı, secdeden başını kaldırdı ve kıyamı yine uzattı. Bu uzatması öncekinden kısa idi. Sonra rüku yaptı. rükusunu uzattı, bu rükusu bir öncekinden biraz kısa idi. Daha sonra doğruldu, yinekıyamını uzattı. Bu kıyam da önceki kıyamından daha kısa idi. Sonra tekrar rükuya vardı ve rükuyu yine uzattı. Bu da öncekinden biraz kısa idi, sonra secdeve vardı. Namazını bitirdiğinde güneş. açılmıştı. insanlara bir hutbe verdi. Allah'a hamdü senada bulunduktan sonra:

 

"Güneş ve Ay, hiç kimsenin hayatı ve vefatı için tutulmazlar. Bu durumla karşzlaştığmızda namaz kılm ve sadaka verin, Allah'ı anın. Ey Ümmet-i Muhammed! Kullanndan erkek ve kadının zina etmesine karşı hiç kimse Allah kadar kıskançlık gösteremez. Ey Ümmet-i Muhammed! Eğer bildiklerimi bilseydiniz, az güler çok ağlardınzz" buyurdu.

 

Hadisin tahrici 1870 de geçti.  -  Mücteba: 3/152 ; Tuhfe: 17092 .

 

 

أخبرنا أحمد بن سليمان قال نا أبو داود الحفري عن سفيان عن الأسود بن قيس عن ثعلبة بن عباد عن سمرة ان النبي صلى الله عليه وسلم خطب حين انكسفت الشمس فقال أما بعد

 

[-: 1901 :-] Semure bildiriyor: Nebi (sallallahu aleyhi ve sellem) güneş tutulduğunda hutbe verdi. Hutbesi: "Bundan sonra (imdi)" diye başlıyordu.

 

Hadis tam olarak 1882 de geçti.  - Mücteba: 3/152 ; Tuhfe: 4573.